Seyyid Şeyh Muhammed Ebu’l Huda el-Yakubi

‘HADİS KİTAPLARININ KIRAATİ İHYA EDİLMESİ GEREKEN BİR GELENEKTİR.’

–Allame Şeyh Muhammed Ebu’l Huda El-Yakubi

Günümüzün en büyük alimlerinden; fakih, muhaddis, sûfi; usul, kelam, mantık ve münazara ilimlerinde yetkin; Arap dili ve edebiyatında mütemekkin iyi bir şair, güçlü bir hatip; ve Allahu Teala’nın sözüne tesir verdiği, dersleri ve hutbeleriyle pek çok kişinin hidayetine vesile olmuş bir İslam davetçisi. 2019 yılında Dünyanın En Etkili 500 Müslümanı listesinde yer almıştır.

1382/1963 yılında Şam’da ilim ve hidayet merkezi olan bir evde, nesebi Mevlana İdris el-Enver bin İdris el-Ekber bin Abdullah el-Kamil bin Hasan el-Müsenna bin Seyyiduna Hasan radiyallahu anha uzanan bir ailede doğdu. Bu evden pek çok alim yetişmiştir. Bazıları; babası allametu’ş Şam, Emevi Camii’nin Maliki ve Hanefi İmamı Şeyh İbrahim el-Yakubi (1343-1406), dedesi Şeyh İsmail el-Yakubi (1300-1380), babasının amcası Maliki İmamı Şeyh Muhammed eş-Şerif el-Yakubi (1282-1362), babasının dayısı Maliki İmamı Şeyh Muhammed el-Arabi el-Yakubi (1293-1385) ve babasının dedesi Şeyh Muhammed Sıddîk el-Yakubi’dir (v.1307).

Erken yaştan itibaren babası “Şam’ın Hocası” Şeyh İbrahim el-Yakubi’nin hizmetinde bulunarak, 19 sene talebesi oldu.

1440 yılında Şam’da Tavusiyye Camii’ne hatip oldu. 1403 yılında tedris görevi verildi. 1406 senesinde Şam Müftülüğünce Şam’ın camilere müderris olarak tayin edildi. 1410 senesinde Kuveyt İslami Eserler Müzesi’nde danışmanlık yaptı. 1998-2000 yıllarında Araştırma ve Eğitim müdür yardımcılığı yaptı. 1992-1996 yıllarında İsveç Göteborg Üniversite’sine devam etti, Göteborg Medine Camii hatiplik ve müderrislik yaptı. İsveç İslam Kültür Merkezleri Birliği (IKUS) müftüsü oldu. 2000-2001 yıllarında Kaliforniya Zaytuna Enstitüsü’nde hadis, akaid, tasavvuf, tefsir, mustalah, fıkıh ve feraiz okuttu.

2006 senesinde Şam’a yerleşti ve Şeyh Muhyiddin el-Arabi Camii’nde tedrise başladı. 2008’de Şam Ebu Rummane Mahallesi Hasan Camii’ne hatib, Emevi Camii’nde müderris oldu.  Bu süre zarfında okuttuğu kitaplardan bazıları, Kütüb-ü Hamse, Muvatta, Celaleyn Tefsiri, Şemail, Riyazu’s Salihin, Kadı İyaz’ın Şifa’sı, İmam Nevevi’nin Sahih-i Müslim Şerhi, İhya-u Ulumiddin, Kuşeyri Risalesi, Kavaid-i Tasavvuf, Şerh-i Akaid-i Nesefiyye, İmam Senusi’nin Şerh-i Ummu’l Berahin’i, Haşiyetü İbn Abidin, Muhtasaru’l Kuduri, Cahiz’ın El-Beyan vet’Tebyin’i, Makamatu’l Hariri ve Adabu’l Bahsi ve’l Munazara’dır.Yüzlerce ilim talebesi rahle-i tedrisinden geçmiş, binlerce kişi kendisinden hadis icazeti almıştır. Şeyh Efendi babasından devraldığı bir tedris usulü olarak, metni okumaktan öteye geçerek tahkik ile okutur; metnin zabtıyla ve ibarenin çözümüyle başlar, meseleyi delilleriyle ve hakkındaki görüşleri zikretmekle tamamlar. 2011 yılı ortalarında masumların öldürülmesine karşı çıkması ve halkın çağrısına destek olması sonucu hitabetten azledilip tedris faaliyetinde bulunması yasaklandıktan sonra Şam’ı terk etmek zorunda kalmıştır.

Babası Allame Şeyh İbrahim el-Yakubi 1981 senesinde oğlu 18 yaşındayken verdiği icazette onu şöyle anlatır:“mümtaz oğlum fakih, muhaddis, nesirci,  hatîb, edîb, şair, usûli ve mütekellim”. Şam ulemasından pek çoğunun övgüyle bahsettiği bir kişidir. Allame Şeyh Sadık el-Habenneke bir hutbesini dinledikten sonra şöyle demiştir; “Sanki bir denizden alıyorsun.” Şeyh Abdurrahman el-Habenneke onunla kelam ve belagat ilmini müzakere ettikten sonra ise şöyle söylemiştir; “İşte alim odur.” Allame Yusuf el-‘Arrar onu 7 ilim dalında imtihan etti ve hepsini maharetle cevapladı. Buna binaen icazet verdi ve ehliyetine şehadet etti. Allame Mustafa Alhan fıkıh ve usuldeki ilmini övüp kendisine Maliki fıkhı okutmasını talep etmiştir. Allame Said el-Afgani Tavusiye Camii’nde bir hutbesini dinleyince fesahatini övmüş, hatadan arınmış olduğunu beyan etmiştir. Şeyh Abdurrahman eş-Şağuri vefatı yaklaştığında derslerini ona bırakmış ve onunla teselli bulmuştur. Dr. Abdüllatif Farfur ondan şöyle bahseder; “Günümüzde Şam’da ilmin bir direğidir.” 1991 senesinde ona şöyle yazmıştır; “ Kardeşim muhterem alim, yiğit, fakih, edîb, mütekellim, feraset sahibi, seyyid ve şerif… Alim oğlu alim, mürşid oğlu mürşid.”

Sayyid Shaykh Muhammad al-Yaqoubi
Şeyh Muhammed Ebu’l Huda el-Yakubi

Ondan şer’i ilimleri ve alet ilimlerini aldı. Babası ona rivayet, fetva vermeye tedris icazeti verdi. 

Aynı şekilde Şam’da hicri 14. yüzyılın büyük ulemasından pek çok icazeti vardır. Şam Müftüsü Muhammed Ebu’l Yusr el-Abidin, Maliki Müftüsü Seyyid Muhammed el-Mekki el-Kettani, Şeyh Zeynul Abidin et-Tunusi, Şeyh Abdulaziz Uyun Es-Sud, Şeyh Muhammed Salih el-Farfur, Şeyh Muhammed Salih el-Hatib, Şeyh Muhammed Vefa el-Kassab, Şeyh Ömer el-Hımsi (sonraları Dımeşki), Lübnan fetva emini Şeyh Muhtar el-Alayli, Hama fetva emini Şeyh Muhammed Salih en-Nu’man, Libya’dan, Şeyh Muhammed el-Feyturi Hamude, Tilmisan’dan Şeyh Ali el-Budeylimi ve başka hocalardan icazeti vardır. 

İlim talebelerine hizmet olarak, Muvatta’yı altı defa (Şam ve Amerika’da), Sahih-i Buhari’yi beş defa (1418 ve 1424 Şam, 1421 Amerika, 1423 Londra, 2019 Manchester), Sahih-i Müslim’i iki defa (1418 ve 1426 Şam), Sünen-i Ebi Davud’u (1427 Şam), Sünen-i Tirmizi’yi (1428 Şam), Sünen-i Nesai’yi (1431 Şam), Riyazu’s Salihin ve Şifa’yı okuttu. Şemail-i Tirmizi’yi pek çok kez okuttu.

İngilizce, Fransızca, İsveççe ve Almanca bilmektedir. İslam’ı tebliğ ve şer’i ilimleri tedris maksadıyla Avrupa, Kuzey Amerika, Uzak Doğu ve Güney Afrika’ya seyahat etmiştir. İngilizce dilinde beliğ bir hatip olup dinleyicilerde büyük etki bırakır. Çok kişi onun davetiyle hidayet bulmuştur. Binlerce Müslüman üzerinde iz bırakmıştır.

Fakih ve sufi bir mürşittir. Seyri sulûkunu Şazili tarikatında babasının murakabesi altında tamamladı. Babası irşad, vird-i âm ve vird-i has telkini icazeti verdi. Daha sonra Şeyh Abdurrahman Eş-Şağuri de bu icazetleri verdi. Şeyh Efendi’nin babasından aldığı bir başka şey ise Sufilerin sözlerini iyiye tevil etmek,  Arap dili kurallarının ve çekimlerinin ihtimal verdiği şekilde şeriate uygun manalarına değinmektir.  Ona göre tasavvuf; ilim ile amel etmek, sünnete tabi olmak, şeriat adabı ve nebevi ahlak ile ahlaklanmaktır. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’i müdafaası, şer’i ilimleri yaymaya verdiği önem ve rasih ulema ve muhakkik sufilerin menhecini cem’ etmesiyle öne çıkar. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemi medheden şairlerin önde gelenlerindendir. Bu minvaldeki şiirleri yaklaşık 5000 beyiti içeren 60 şiiri bulmuştur.

Aydın ve asrın ilimlerinde kültürlü bir hocadır. Ümmetin siyasi ve ilmi durumu üzerine hikmet ve basiret ehlindendir. Arapça nadir matbu eserlerden ve çok kıymetli elyazması eski eserlerden oluşan, yaklaşık elli bin cildi muhteva eden bir kütüphanesi vardır. Okuduğu kitapların kenarlıkları çoğu zaman taliki ile süslenmiştir.

Suale cevap haricinde suskundur. Metni gözden geçirmeden fetvadan kaçınır. Kuvvetli bir hafızası vardır. Meseleleri kitaptaki aslıyla ilişkilendirir.

Şer’i ilimlerin çeşitli dalları ve Arap dili üzerine yazmış olduğu 150’den fazla kitabı vardır. Bazıları; Ahsenu’l Muhadara fi Adabi’l Bahsi ve’l Munazara, Ahkamu’t Ta’sir Fi’l Fıkhi’l İslami, İnkazu’l  Umme: Fi’r Raddi Ala Daiş, El-Envari’l Muhammediyye Fi Teştiri’l Kevakibi’d Durriyye, Et-Tahsil Lifevaidi’r Raf’i Ve’t Tekmil Fi’l Cerhi Ve’t Tadil, Husnu’l Fehmi Limeseleti’l Kadai Bi’l İlm, Şifau’l Kulub Fi’s Salati Ale’l Habibi’l Mahbub, Şemaili’l Habibi’l Mustafa Sallallahu Aleyhi Ve Sellem, El-Ikdu’l Muneddad Fi Medhi Seyyidina Muhammed Sallallahu Aleyhi Ve Sellem, Ğazele’l Kelam Fi’r Raddi Ale’l Mutezile, Fi Zilli’ş Şam: Şiir Divanı, El-Lem’atu’l Mardiniyye Fi Şerhi’l Yaseminiyye Fi’l Cebri Ve’l Mukabele (tahkik ve dirase), El-Medhal İla Sahihi’l Buhari, Meğani Rube’l Esma: 1700 Nebevi isim ve Muhammedi sıfat üzerine 900 beyitlik kaside, Nahtu’l İlm: Muqaddematun Ve Kavaidun Fi Usuli Talebi’l İlm.

"Sahih-i Buhari, insanoğlunun tedvin ettiği en iyi kitaptır ve İslam dininin esasıdır."

- Seyyid Şeyh Muhammed Ebu’l Huda el-Yakubi